Uzmanı bu basit yöntemi önerdi: 20-20-20 kuralı

Dijital Yorgunluk Modern Çağın Yükselen Sağlık Sorunu Haline Geliyor

Dr. Öğr. Üyesi Tarık Mecit, özellikle gençler arasında yaygınlaşan dijital yorgunluğun, günümüzde giderek artan bir sağlık sorunu haline geldiğini belirtti.

Mecit’e göre, dijital yorgunluk sadece gözleri etkilemekle kalmıyor. Dikkat sistemleri, hormon dengesi, uykuyu düzenleyen mekanizmalar ve bağışıklık sistemi üzerinde de olumsuz etkilere neden olabiliyor.

Telefonlar, bilgisayarlar ve diğer dijital cihazlar, beynin karar verme ve dikkat gibi üst düzey işlevlerinden sorumlu prefrontal korteks bölgesini sürekli olarak uyarıyor. Bu durum zamanla bilişsel kaynakların tükenmesine ve mental yorgunluk, dikkat dağınıklığı ve zihinsel bulanıklık gibi belirtilere yol açabiliyor.

Ergenlik döneminde beyin hala gelişmekte olduğundan uzun süreli ekran maruziyetinin daha ciddi ve kalıcı sorunlara neden olabileceğini vurgulayan Mecit, ekran süresinin fazlalığının nöroplastisiteyi olumsuz etkileyerek beyaz madde bütünlüğünde bozulmalara ve dikkat eksikliği belirtilerine sebep olabileceğini belirtti.

Uzun süreli ekran kullanımının göz kuruluğu, bulanık görme ve çeşitli kas spazmlarına yol açabileceğini ifade eden Mecit, aynı zamanda vestibüler sistemle uyumsuzluğun baş ağrısı ve mide bulantısı gibi belirtilerle ortaya çıkabileceğini söyledi.

Geceleri ekranlara bakmanın melatonin üretimini olumsuz etkileyerek uykuyu ve ruhsal dengeyi bozabileceğini belirten Mecit, bunun hafıza, duygu düzenleme ve bağışıklık sisteminde de sorunlara neden olabileceğini aktardı.

Stres düzeyini kontrol altına alan “Hipotalamus-Hipofiz-Adrenal Üçgeni”nin sürekli olarak uyarılmasına dikkat çeken Mecit, kronik stresin uyku problemlerine ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açabileceğini belirtti.

Mecit’e göre, dijital cihaz kullanımı konsantrasyon ve dikkat zayıflığına neden olabilirken, gözlerde batma, kuruluk ve bulanıklık gibi şikayetleri de beraberinde getirebiliyor.

Uyku düzenini olumsuz etkileyen dijital cihaz kullanımının, uykuya geçmede zorluk ve gece uyanmaları gibi problemlere yol açabileceğini söyleyen Mecit, ayrıca sinirlilik, unutkanlık ve motivasyon kaybı gibi ruhsal etkilerin yanı sıra kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarının da sıkça görülebileceğini ifade etti.

Mecit, sinir sisteminin sağlıklı işleyişi için düzenli aralıklarla dijital detoks yapılmasının önemli olduğunu belirterek, nefes ve gevşeme egzersizlerinin zihinsel rahatlama sağladığını ve doğada vakit geçirmenin biyolojik saati dengeleyebileceğini anlattı.

Her 20 dakikada bir, 20 saniye süreyle 20 adım uzaklıktaki bir nesneye bakılmasını içeren “20-20-20” kuralının göz sağlığı için önemli olduğunu vurgulayan Mecit, akşam saatlerinde ekran ışığının azaltılmasının ve loş ışık kullanımının uyku kalitesini artırabileceğini belirtti.

Sağlıklı bir yaşam için sadece beslenme ve fiziksel aktivitenin yeterli olmadığını söyleyen Mecit, “Zihinsel detoks da bir sağlık sorumluluğudur. Ekranlara değil, beynimizin ihtiyaçlarına kulak vermeliyiz.” ifadelerini kullandı.

Related Posts

Baş dönmesi artık kâbusunuz olmasın: İşte uzmanların önerdiği teknik

Odyoloji Uzmanı Dr. Nedim Uğur Kaya, Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV) tedavisinde egzersiz temelli manevraların çoğu zaman cerrahiye gerek kalmadan etkili sonuçlar sağladığını belirtti. Vertigo belirtileri yaşıyorsanız erken tanı ile yaşam kalitenizi koruyabilirsiniz.

Sağlık Bakanlığı’ndan yeni program: ‘Sağlıklı Yaşlanma’

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, yaşlı bireylerin yaşam kalitesini artırmak ve yaşlanırken sağlıklı kalabilmelerini desteklemek amacıyla “Sağlıklı Yaşlanma” programını hayata geçireceklerini belirtti.

Uzmandan öneri: Bayramda sağlık için ikramınız kuru meyve olsun

Uzmandan öneri: Bayramda sağlık için ikramınız kuru meyve olsun

Haftada 150 dakika vakit harcamanız yeterli!

Kalp krizi sizi de tehdit ediyor olabilir! Uzmanlar, haftalık egzersiz süresinde küçük bir değişiklikle hayati risklerin büyük ölçüde azaltılabileceğini söylüyor. Hangi gıdaları tercih etmeli, nasıl bir egzersiz rutini oluşturmalısınız?

Develer kanser için gizli silah mı? Tümöre nokta atışı: ‘Hörgüç değil antikor’

Uzun bacakları, hörgüçleri ve çöl dayanıklılıklarıyla tanıdığımız develer, şimdi yepyeni bir rolle gündemde: Kanserle savaşın gizli kahramanı. Bilim insanları, bu hayvanların vücutlarında bulunan ‘nanobody’ adlı minik antikorların, erken teşhisten hedefe yönelik tedaviye kadar pek çok alanda çığır açabileceğini düşünüyor. Peki bir çöl hayvanı, insan sağlığını kurtarmakta nasıl bu kadar etkili olabilir?

Bir seans bile risk taşıyor: “Solaryum deri kanseri riskini artırıyor!”

Bir seans bile risk taşıyor: “Solaryum deri kanseri riskini artırıyor!”